Bizim için tam bir fiyaskoydu.Konaklamamız boyunca “gereksiz ve değersiz” hissettirildik.Sifonun 2 gün boyunca akması, lekeli pikelerin değiştirilmemesi, restoranda neredeyse hiç kimsenin bizimle ilgilenmemesi, “bilmiyoruz, sifonun bozulacağını bilmezdik, bayramda bir şey yapamayız, üff” gibi cevaplar almamız, Kaş’a gidecek motora bindiğimizde işletmecinin bize ters davranması vb. konularda sunduğumuz eleştirilere karşılık içten bir “özür” kelimesi duymadık.Özeleştiri bir yana, şikayetlerimizi ödeme öncesinde iletmemizin sebebi soruldu (!!!), neden otel çalışanları yerine otel sahibine gitmediğimiz sorgulandı.Bunun yanında işletmecinin İngiltere’de kaç yıldır yaşadığı, üniversiteyi orada bitirdiği ve orada birçok işletmesi bulunduğu, otelin 16 yıldır sürekli gelen yerleşmiş ve çoğu İngiliz misafirleri olduğu vurgulandı.Kısaca eleştirilerimizin karşılığında saçma sebeplerle suçlandık, indirim için böyle bir yola başvurduğumuz ima edildi.Rahatsızlığımızın otelin sürekli gelen misafirlerinden garantilediği geliri karşısında bir önemi, değeri olmadığı mesajını çok net aldık.Açıkça ayrımcılığa uğradığımızı hissettik.Otelden kırgın ve üzgün ayrıldık.Otelin güzel tarafı muhteşem bir denize sıfır olmasıydı.(Sanırım aynı zamanda otelin tek güvencesi) Buna karşın kendine ait bir sahili yoktu.Odalar genel olarak temiz ve ortalama idi. Mobbinge uğradıkları çok açık olmasına rağmen, garsonlar anlayışlı, sıcak ve yardımseverdi. Yavaş ve pahalı olsa da yemekler genelde lezzetliydi.